Borsa Emektarları ile Sohbetler | Borsayı Nasıl Öğrendim?

“Borsamızın ilk hisse senetleri… İlk bültenler.. Tahta kelimesinin borsa literatürüne nasıl girdiğini belki yeni arkadaşlar bilmez. Hisseler ilk alınıp satılmaya başladığında kara tahtaya yazılırdı. O günlerden bugüne çok şeyler değişti. Ama biz hala bir hissenin çizelge periyodundan bahsederken tahta demeyi tercih ediyoruz. Bir borsa tutkunu olarak o ilk zamanları yaşamış olmayı isterdim.”

İşte bu paylaşımı sosyal medyada yaptıktan sonra aklımda “borsa emektarları” ile röportajlar yapmak, onların bilgi ve deneyimlerinden faydalanmak isteyenlere ulaştırmak fikri oluştu.

İnan EKİCE ustamızla da bu vesile ile tanıştık. Kendisi çıraklıktan, ustalığa, girişimcilikten patronluğa kadar iş hayatının her yönünü yaşamış bir iş insanı. Bir yandan da birikimlerini borsada değerlendiren bir yatırımcı. Konuştuk sohbet ettik. Çok batmış çıkmış, dost kazığı, akraba kazığı yemiş ama bir şekilde toparlamayı da bilmiş. Önemli olan da bu değil mi? Hayat hep yükseliş veya düşüş  eğilimde değil. Tıpkı hisse senetleri gibi. O yüzden bu tür iniş çıkışlara kolay adapte olan ve duruma göre hareket etmeyi başaran çıkmıyor mu düzlüğe? İnan abi de öyle yapan ustaladan.

Ve röportaj fikrimi açtığımda seve seve kabul etti sağolsun. Pandemi nedeniyle yüz yüze görüşemedik malesef ama sohbetimizi ve röportajımızı yazışarak bir şekilde oluşturduk. umarım faydalanan olur. Başlayalım bakalım.

İyi okumalar diliyorum.

-Kaç yılında başladınız borsaya, Borsayla ilgilenmeye nasıl başladınız? ilk sorumdu. Gülümsüyor. Anlıyorum gözleri uzaklara gidiyor:

Hisse senetlerine ilgim 1978 yılında başladı. Adana eski halinde hem kese kağıdı satıyor hemde okuyordum. Adana erkek lisesi 2. sınıftayken yolumun üstünde bulunan iş bankası merkez şubesi yanında ayakta hisse var deyip ellerinde küpürlü birer lot satış yapanlara merak salmam ile borsa hayatım ve merakım da başlamış oldu.

Bu küpürlü kağıtlar ile yılda 1 kez gelip küpürleri kesip size kar payı verirlermiş. şimdiki temettü yani. Aldım harçlıklarımla. 100 lot teslim alıp her yıl küpürleri kestirip kar payını aldım. Böylece ilk deneyimlerim de başlamış oldu.

-Sizin döneminizde o yıllarda nasıl bir yatırım ortamı vardı?

Yıl 1985 imkb borsası açıldı. Gazete ilanıyla bankalara hisselerin teslim edilmesi gerektiği yazılıyordu. Bende teslim edip 1994 4 nisan kararlarına kadar temettü aldım.

-Önceden borsa seans salonları vardı. Gider miydiniz? Benim gerçekten ortamını merak ettiğim geçmiş dönemlerden biridir bu. Bir Borsa Spekülatörünün Anıları kitabında okuduğum ve kafamda canlandırdığım sahneler geliyor aklıma.

Tabi gitmez miyim? Hatta o sene Mayıs ayı gibi borsa seans salonlarına gitmeye başladım.

-İlk aldığınız hisseleri hatırlıyor musunuz? Nelerdi?

Seans salonlarında ilk aldığım hisse, yine bu seans salonunda işlem yapan bir büyükten yardım isteyerek aldığım Doğan Holding hissesidir.

Al 70 tl den 12 tl ye düştü. üstüne 9 bedelsiz var alış yaptım 8 tl ye geldi maliyet. Abi ne yapayım diyorum. Al diyor. Bende 20.000 lot oldu. Bölünmeyle 200.000 lotum oldu. Maliyet 0,70 kuruşa indi vs.

Bölündükten sonra milliyet ve hürriyet gazetelerini aldı haberi ile 0.70 kuruş olan maliyetli hisseleri 1.25 tl den sattım. Hayal edemeyeceğim parayı kazandım, elde para bende heyacan vestel hissesi var sahibi yok elbet biri satın alır düşüncesiyle 200.000 lot 1 tl maliyetle aldım bekliyorum 1.25 gördü sattım.

Artık şımarmıştım (1 yıl sonra Doğan Holding 16 TL oldu ama. Güya kar ettik. Zarara baķın. 16 tane 200.000 TL’yi öylece bırakmışım. 200.000 tl ye 1 daire alınıyordu o tarihlerde.)

Çukurova Kepez diye bir hisse var. O dönem popüler. Her gün tavan. Araya girip aldım ertesi günü bütün hisseler taban. Çukurova Kepez ceza yemiş. Hoşgeldin tabanlar.

Banka müdürü geldi yarısını kredili almışım hepsini sattı. Bütün varlığımı kaybettiğim gibi bankaya da borçlandım. Velhasıl ödedik. (bir iç geçirme konuşmasında)

-Şu an günümüzde bir hisseyi seçebilme adına kullanabileceğiniz onlarca veri var. Eski zamanlarda hisse seçimlerini nasıl yapardınız?

ilk başlar duyumlarla hareket ederdik tabiki. Kulaktan kulağa yayılım hızlı olurdu. Sonra dergilerle, kitaplarla ve teknik analiz ile tanıştım.

Elimizde sadece para ve ekonomist dergileri olabiliyordu yazılı medya adına. Bu dergilerden güncel haberler alıyorduk, kendi yönümüzü tayin etmede faydalanıyorduk. Ha bir de Trt teletexten şirket haberlerinden de yararlaniyorduk. Küçük yatırımcının kullanabileceği önemli ekranlardandı bu TELETEX.

Tv olarak Cnbc ekonomi sabah proğramlarından da faydalandık. Yiğit Bulut ve Hasan Kurtulmuş’tan cnbc sabah ekonomi programcıları olarak yararlandım.

Sonra yukarıda anlattığım zararda ben hatamın ne olduğunu öğrenmek için tekrar Yaşarbank İzmir şubesine 1995 yılı bitimi gittim. Gittiğimde şu an Ata Menkul Değerler Yönetim Kurulu Üyesı Mustafa abimiz oturuyor, deftere bir şeyler çiziyor, alım satım yapıyor. Bu çizimler nedir diye sorduğumda beni takip et pazar günleri çıkan ekonomist ve para dergilerini takip et dedi, bende alım satım yapmadan takip ettim. Borsa teknik analizleri ile de böyle tanıştım.

Gel zaman git zaman kahvede konuşurlarken Ali Perşembe adını ilk kez duydum, bu işin kitabi olduğunu o zaman öğrendim, halen o kitap yanımdadır.

Halka arzlara girdim sonra. Kipa gibi birkaç hissede kazandım. Toprakbank halka arzında kazandıklarım yine gitti. Bu arada Ahmet Mergen’in kitapları olduğunu öğrendim. (kitaplarından kurt kapanı kurtlarla dans. işletme okuduğumdan teknik analiz yapmamı kolaylaştırdı)

Yazarak okuyarak günlük ders çalışıyormuş gibi sanal olarak deftere alım yaptığım hisseleri takip ediyorum. Park Tekstil favorim, elektrik üretimi ve madene girmiş. Her gün hareket halinde.

Bir süre sonra teknik analiz kafama oturunca indikatörlerin desteklerini takibe başladım, ufaktan giriyorum kar ettiğim kısmı ile iş bankası c ISCTR alıyordum.

Matrix yazılımla gün sonu verileri almak için anlaşma yaptım, artık ekran bendeydi. Böylece küçük hareketlerle kar yaptığım kadar iş c toplamaya devam ettim,

Kazancımla ticarete ve inşaat işlerine yöneldim. Sene 1999. Kriz patlak verdi. Bende de kazanç falan kalmadı. Krizin bitiminde de hisse alım satıma az meblağ ile devam ettim. Halka arzlarda elektrik sodaş da güzel para aldım. Ta ki DOAS halka arzından 2000 tl kaybedinceye kadar. Ben de borsaya soğudum, bir süre hiç dokunmadım.

(Ara sıra geri çekilmekte fayda var sanırım, diyorum. İnan abi onaylıyor)

2004 e geldiğimizde bugünün değeri 350.000 tl sermayem var, İstanbul’a gittim. İstanbul’da ticari girişimlerim oldu, bir yandan da hisselere devam etmek için Bakırköy Gedik Menkul Değerlere gittiğimde Ahmet Mergen ile karşılaştım. Kendisine hikayemi anlatınca “bundan sonra kitap yazmayacağım son kitabımı sana hediye ediyorum” dedi. Bende başucu kitabım olarak halen saklıyorum.

İşlemlere başlayamadan ailemle İstanbul’da olmam sıkıntı yaratınca İzmir’e dönmek zorunda kaldım. İzmir e dönünce vob un ne olduğunu öğrenmek için (şimdiki ismi VİOP) tekrar Denizbank İzmir şubesine gittim, küçük hareketlerle işlem yapıyor dikkatli gidiyorum. Endeks 63.000. Cumhurbaşkanı Adayı Abdullah Gül oldu. Borsa bunu sevmedi. Hoşgeldi tabanlar ben tersteyim ettik mi yine zarar…Endeks 3 günde 41.000. Zarar kaldıraçlı…

-Gerçekten büyük zarar. Peki yeni yatırımcı arkadaşlara tavsiyeleriniz neler?

Borsa geçmişte varoldu, bugün de gelecekte de var olacaktır. Borsada çok kazandım, çok da kaybettim. Ama hatalarımdan ders almasaydım hep kaybederdim. Açgözlü insanlar kaybedecek sabırlı olanlar kazanacaktır. Bu yüzden kazanan tarafta bulunun, çakallara kendinizi yem etmeyiniz.

Bizde gözaltı pazarı vardı cezalı hisseler için. Şimdi brüt takas diye iğrenc bir ceza modeliyle amatör küçük yatırımcı cezalandırılıyor. Bundan dolayı spek hisselerden, mafyaya ait hisselerden, dolandırıcı sahipli hisselerden kesinlikle uzak dursunlar. Bir hisseye girmeden önce google’a hisse adını yazarak hissenin yönetiminin dolandırıcı mafya sahtekarlık gibi haberleri var mı kontrol etsinler.

Cep telefonlarına investing, stock charts gibi uygulamaları yükleyerek hisse isimlerini girip tüm indikatorleri yüklesinler, incelesinler.

Mum grafiklerini takip edip ne anlama geldiğini öğrensinler.

Forex ten geçmiş yıllardaki hissenin gittiği, durduğu seviyeye baksınlar. ( yapı kredi bankası 10 yıldır 3.60 TL’nin üstüne çıkamamış bir hissedir mesela)

Egeen Kartonsan Konya Çimento gibi hisseleri bulup en dipten giriş yapıp aldıkları hisseyi en az 3 yıl beklesinler faydalansınlar.

Borsa da banka kredisi kullanıp hisse alınmaz. Hisse kaybetmeye başlayınca banka sizi bitirir. Borsa benim gibi profesyonel teknik analizci değilseniz her gün alım satım yeri değildir. Bir çarpıldığınızda anlarsınız hanyayı konyayı.

Teknik analiz eğitimi veren dolandırıcılardan (eski iddaa dolandırıcıları) whaatsaap ve telegram gruplarından medet beklemeyin. Hata da yapsanız kendinize güvenin. Biliyorum ki bütün yatırımcılar birer elmastır, sadece kendilerini yontarak bu mükemmel cevheri ortaya çıkaracaklardır.

Başta yıllar önce teknik analizi öğrendiğim Ahmet Mergen, Ali Perşembe, rahmetli Yaşar Erdinç hocalarıma saygılarımı sunarım.

Günümüzde Burak vrl,  Hüseyin Reşber, Ömer Faruk Devekuşu, Coşkun Erginer hocalarımızı başarılı buluyorum, güncel bilgiler için adı geçen hocalarımdan yararlanıyorum. Yolları uzun başarıları daim olsun.

Bitirirken saygılarımı sunar tüm küçük yatırımcıları sohbet ederken sizleri takip etmelerini diliyorum.

Saygılar.

-Biz teşekkür ederiz usta. Ağzına diline sağlık.

Borsa Emektarları ile Sohbetler yazı dizimizin ilkini gerçekleştirmiş bulunmaktayız. İlerleyen dönemde yeni sohbetlerimiz olacaktır.

Bol kazançlar diliyorum, sağlıcakla kalın.