Malthus Nüfus Teorisi | Fakirler Ölsün mü?

Malthus Nüfus Teorisi Nedir?

Bundan yaklaşık 200 yıl önce hem bir iktisatçı hem de bir rahip olan Thomas Robert Malthus, dönemine göre oldukça marjinal sayılabilecek bir teori ortaya attı:

Malthus nüfus teorisi, Malthus felaketi, Malthus kapanı, Malthus krizi vb. isimlerle de anılacak teoride temel varsayımlar şuydu:

“Dünya nüfusu yirmi beş yılda bir iki katına çıkarken yani geometrik dizi şeklinde artmaktayken (2, 4, 8, 16, 32, 64, 128, …) besin maddeleri ise aritmetik dizi şeklinde (2, 4, 6, 8, 10, 12, …) artmaktadır.

Sonuç:

İşte bu artışlar arasındaki fark nedeniyle yüzyıl sonunda besin maddeleri üretimi beş kat artarken, dünya nüfusu tam 16 kat artacaktır.

Arada bu denli büyük bir farkın oluşması kıtlık, savaş ve salgın gibi 3 büyük felaketten biri ile neticelenecektir.

İnsanları ya kıtlık öldürecek, bir sefalet içinde. Ya yine besin azlığı nedeniyle bir salgın hastalık yüzünden ölecek ya da az sayıda besin maddesi için insanlar birbirleri ile savaşacak ve yine ölecek.

Malthus çözüm önerileri

“O yüzden bir şekilde nüfus kontrol altına alınmalıdır.” Der Malthus ve devamını şöyle getirir:

Bireyler olabildiğince geç evlenmeli ve az çocuk sahibi olmalıdır. Evlilik için yüksek bir yaş belirlenmeli, eşler birbirinden belli süre ayrı yaşamalı.”

Malthus’un nüfusa yönelik en eleştirilen görüşü ise sınıfsal ayrım konusundadır.

“Ekonomide yaşanan sefaletin en önemli nedeni alt sınıflardır. Bu yüzden bu alt sınıflara yönelik bir nüfus planlaması uygulanmalıdır.”

Karl Marx Nüfus görüşü

Tabiki Sosyalistler Malthus’un fikirlerine karşı çıkarlar.

“Sefalet, nüfusun fazlalığından değil işçinin hak ettiği ücreti almasını önleyen kapitalist rejimden kaynaklanır.”

Karl Marx, İktisadi büyüme için nüfus artışının bir sorun olmadığını, sorunun kapitalist sistemden kaynaklanan bir durum olduğunu anlatmaya çalışır. Malthus’un üretken olan ve olmayan nüfus ayırımı yaparak büyük hataya düştüğünü, burjuva politikalarına uyumlu düşüncelerini zayıf ve saçma bulduğunu söyler.

Son Söz

Velhasıl bu teori yıllarca sağlı sollu tartışılır ve teorinin gerçekleşmediği görülünce rafa kaldırılır. Fakat Covid salgını Malthus teorisini tekrar gündeme getirir. konu hatta Birleşmiş Milletler nezdinde dahi konuşulur.

Bugün dünya üzerinde 7,7 milyar insan var. Birleşmiş Milletler dünya nüfusunun 2100 yılına gelindiğinde 11 milyar olacağını öngörüyor.

Peki dünya 11 milyar insanı beslemeye yetecek kaynaklara sahip mi?

Birleşmiş Milletler’in hedefi küresel gıda israfını 2030’a kadar yarı yarıya azaltmak. eğer bu hedef yakalanırsa artan nüfusun gıda ihtiyaçlarını karşılamada önemli bir adım atılmış olacak.

Bu planın yanı sıra en büyük koz teknoloji. Teknoloji ile gıda verimliliğini artırmak. Ve nüfüs ile orantılı ilerlemek. Ama burda da güvenlik ve sağlık meselelerinde çıkmazlar bizi bekliyor.

Kısacası zor bir yüzyıla doğduk. Bakalım hayat bize neler getirecek.

Burak V.